Servet-i Fünun'un usta yazarlarından olan sanatçının bu romanında, kişisel istekleri ile toplumsal sorumlulukları arasında çırpınan bir erkek ve bir kadının hikayesi anlatılmaktadır. Dar bir kahraman kadrosuna sahip olan romanın kahramanları Suat Hanım, kocası Süreyya Bey ve Süreyya Bey'in arkadaşı Necip'tir. Romanda umutsuz bir aşk, psikolojik boyutlarıyla, başarılı bir şekilde anlatılmaktadır.
Bu parçada tanıtılan yapıt, aşağıdakilerden hangisidir?
İlk şiirlerinde iç dünyasından gelen sesleri yansıtmaya çalışmış sonraları toplumsal temalı şiirler yazmıştır. Muallim Naci ve Recaizade Mahmut Ekrem'in şiir anlayışları arasında uzun bir arayış dönemi geçirmiştir. Daha sonra Fransız şiiriyle tanışmış ve özellikle parnasyen şair François Coppe'den etkilenerek kendi şiirini aramaya başlamıştır. Fransız edebiyatındaki "şiirsel yazı" türünün etkisiyle, beyit bütünlüğünü kırıp dizeyi özgür bırakmış, aruz ölçüsünün katı kalıplarını kırmıştır. En küçük ayrıntılar üzerinde titizlikle durmasıyla kendine özgü bir üslup oluşturmuş ve Servet-i Fünun edebiyatının en önde gelen şairi olmuştur.
Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
Fecr-i Ati edebiyatı sanatçılarına ilişkin aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
Aşağıdakilerden hangisi Ahmet Haşim'in yapıtlarından biri değildir?
Divan edebiyatı ile Servet-i Fünun edebiyatının karşılaştırılmasına ilişkin aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
Aşağıdakilerden hangisi Servet-i Fünun romanının belirleyici özelliklerinden değildir?
Aşağıdaki yapıtlardan hangisi, yazınsal türü bakımından ötekilerden farklıdır?
İlkin Divan şiiri tarzında şiirler yazdı, daha sonra Recaizade Mahmut ve Abdülhak Hamit'ten etkilenerek Batı tarzı şiire yöneldi. Servet-i Fünun edebiyatının en önemli iki şairinden biri oldu. Gelenekçi şairlerin en çok saldırdığı yenilikçi şairdi. Çünkü, Servet-i Fünun'un yenilik yönüyle en aşırı şiir örneklerini ortaya koydu. Şiire "nesir musikisi" adını verdi. Şiirde, sözcüklerin müzikalitesinden yararlanmak gerektiğini savundu. "Elhan-ı Şita, Yakazat-ı Leyliye" gibi şiirler bu tarzda yazdığı güzel şiirleridir.
Dil, içerik ve imge kullanımı açısından şiirimize yeni bir soluk getirmiş, edebiyatımızda saf şiir anlayışının öncüsü olmuş bir Fecr-i Ati şairidir. Şiir hakkındaki düşüncelerini şöyle dile getirir: "Şiir, çeşitli yorumlara uygun bir genişliğe sahip olmalıdır. Bir şiirin anlamı diğer bir anlam olmaya uygun oldukça, her okuyan, ona kendi hayatının da anlamını yükler ve bu suretle şiir, şairle insanlar arasında ortak bir dil olur. Şair, ne bir gerçek habercisi ne etkili ve güzel söz söyleyen bir insan ne de bir yasa koyucudur. Şairin dili düzyazı gibi anlaşılmak için değil; fakat duyulmak üzere var olmuş, musiki ile söz arasında, sözden çok musikiye yakın, orta bir dildir."
"Sanat için sanat" görüşünü benimseyen Edebiyatı Cedideciler aydın kişilere seslenirken, o, halka seslenmiştir. Eserlerinde halkın eğitim düzeyini yükseltmeyi amaç edinerek "toplum için sanat" anlayışını benimsemiş, yazın yaşamını bağımsız olarak sürdürmüştür. Kendisini, "kırk yıldır kafasına doldurduğu felsefeyi etrafına saçan bir öğretmen" olarak tanımlamıştır. Halkı eğitme işini roman ve öykü aracılığı ile kahramanlarının ağzından yapmaya çalışmıştır. Bu yüzden, eserlerini, halkın anlayabileceği sade bir dille yazmaya çalışmış; sokağı edebiyata getirmiştir.
Halit Ziya ile ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
Tanzimat döneminde sanatçılar farklı türlerde yapıtlarla adlarını duyururken Servet-i Fünun sanatçıları, daha çok, belli türlerde yoğunlaşmışlardır. Servet-i Fünun'da şiir denince, birçok sanatçı içinden ---- ve ---- roman denince ---- ve ---- akla gelir.
Bu parçada boş bırakılan yerlere, aşağıdakilerin hangisinde verilenler, sırasıyla getirilmelidir?
Aşağıdakilerden hangisi Halit Ziya Uşaklıgil'in ötekilerden farklı türde bir yapıtıdır?
Aşağıdakilerden hangisi Ahmet Rasim'in yapıtlarından biri değildir?