Halkın "aydınlatılmasına" yönelik çalışan sanatçı, eğitime önem vermiş; dilin yalınlaştırılması ve edebiyatın halkın anlayabileceği bir dille yapılması gerektiğini savunmuştur. Dilde halka yaklaşma düşüncesi sonucunda, Türk atasözlerini bir kitapta toplamıştır. Batılılaşma sorununa yaklaşımında savunduğu düşünceleri çıkardığı gazeteler aracılığıyla halka iletmiştir. Bu amaçla kaleme aldığı yazılarında; devlet ve toplum yapısına ilişkin sorunlara değinerek, "ulus", "özgürlük", "kamuoyu", "yasal haklar", "basın özgürlüğü" gibi, o günün düşün yaşamına henüz girmemiş birtakım kavramları gündeme taşımıştır.
Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
Halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu savunan sanatçı, yazı dilimizin halk dilini temel alması gerektiğini söyledi. Fakat Divan edebiyatı geleneklerini de sürdürdü. Biçimde eskiye bağlı kalmasına rağmen, özde yeni bir niteliğe yöneldi. Aşk, şarap, zevk temalarını işleyen gazel, tercib-i bent, terci-i bent gibi eski nazım şekillerini toplumu uyandıran, kötülüklere çare arayan, duygularla düşünceleri aydınlatan birer araç haline getirdi. Özgürlük, adalet, eşitlik mücadelesinde Namık Kemal'in yanında yer aldı.
Bu yönüyle Tanzimat edebiyatının üç büyük kurucusundan biri oldu. Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
Namık Kemal'le tanışmasının ardından edebiyat çevresine girmiş ve onun Fransa'ya gitmesi üzerine, 1867'de Tasvir-i Efkar gazetesinin yönetimine geçmiştir. Üç oğlunun, özellikle de çok sevdiği Nejad'ın ölümünden duyduğu acıyı dile getirdiği şiirlerinde daha çok, karamsar duyguları işlemiştir. Eski edebiyatı savunan Muallim Naci ve çevresiyle girdiği edebiyat tartışmalarıyla Edebiyat-ı Cedide akımının doğmasına zemin hazırlamıştır. Böylece, Batı edebiyatının ve yeni düşüncelerin yeni kuşaklara benimsetilmesinde önemli rol oynamıştır.