1 ve 2. soruları metne göre cevaplandırınız.
Belli bir yılın üzerinde ömrü olan ağaçların kesilmiş gövdelerinin yüzey kesitine baktığınızda, açık ve koyu olmak üzere farklı renklere sahip halkalar görürüsünüz. Bu halkalardan bir açık ve bir koyu olanı ikisi bir arada “yıllık halka” olarak adlandırılır. Bu halkaların açık ve koyu tonlu renklere sahip olmasının nedeni ağacın mevsimlere göre büyüme hızının farklı olmasıdır. İlkbahar ve yaz başlarında ağacın hücreleri daha büyüktür. Hücreler arasındaki duvarlar daha incedir. Bu nedenle ağacın yüzey kesitindeki görünüşleri açık renklidir. Yazın ilerlemiş aylarında ise hücreler küçülür. Hücreleri ayıran duvarlar kalınlaşır. Daha sıkışık bir düzen meydana gelir. Bu nedenle yüzey kesitinde görünüm daha koyu renklidir. Yani ağaç ilkbahar ve yaz başlarında hızlı büyürken yaz sonu ve sonbaharda daha yavaş büyür. Buna bağlı olarak da halkaların renkleri farklı olur. Bir ağacın yaşı bu yıllık halkalar sayılarak söylenebilir. Halkalara yakından baktığınızda halkaların çizgi genişliklerinin farklı olduğunu da görebilirsiniz. Bunun da bir anlamı vardır. Genişliğin fazla oluşu ilkbahar ve yaz başlarında ağacın yeterince yağış alabildiğini ayrıca mineral bakımından iyi beslendiğini gösterir. Halka çizgilerinin darlığı ise az önceki durumun tersinin söz konusu olduğunu gösterir.
Buna göre yukarıdaki numaralandırılmış ağaç kesitlerine baktığımızda kaç numaralı ağacın ilkbahar ve yaz başlarında yeterince yağış aldığı ve mineral bakımından yeterince beslendiği söylenebilir?
ukarıdaki metne göre numaralandırılmış ağaçlardan hangisi en yaşlı olanıdır?
İnsanoğlu mutluluğu hep başkalarında aramıştır. Daha doğrusu başkalarında var olanlarda. Eğer başkalarında var olanlar kendisinde de olsaymış mutlu olacakmış. Öyleyse bu, hiçbir zaman mutlu olunamaz demektir. Oysa mutluluk kişinin kendisinde var olanı fark edebilmesindedir. Kişi bir fark edebilse kendisindekileri ve dünya üzerinde ne kadar çok insanın bunlardan mahrum bulunduğunu, işte o zaman kalbi huzura erer. Sahip olduklarımız konusunda bizden daha fazlasına sahip olanlara dikkat kesilmek ve bununla ilgilenmek mutsuzluğun önemli bir sebebidir.
Yukarıdaki metinden aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
(I) Yazıda daha ilk satırlardan itibaren bir karmaşa seziliyor. (II) Sanki eleştirmen romanın içinde kaybolup gitmiş. (II)Romanın dolambaçlı anlatımı, eleştiriye aynen yansımış. (IV)Eleştirmen her fırsatta iyi eğitim gördüğünü belirtiyor. (V)Kendisinin Fethi Naci ekolünden(okulundan) geldiğini ifade ediyor ve eleştirilerini onun anlayışına göre yaptığını söylüyor.
Yukarıdaki metin ikiye ayrılmak istenirse ikinci bölüm hangi cümleden başlar?
Aşağıdaki görselle ilgili yazılmış aşağıdaki metinlerden hangisinin anlatım biçimi diğerlerinden farklıdır?
Atardamarın içindeki kanın, atardamarın iç yüzeyine yaptığı basınca “tansiyon” denir. Kalp, kasıldığında atardamarlara kan pompalar; bu sırada kanın, damarın iç yüzeyine yaptığı basınç büyük tansiyonu(sistolik) meydana getirir. Kalp kası gevşediğinde ise kanın damardaki basıncı azalır ancak bitmez. Bu esnadaki kan basıncı ise küçük tansiyonu(diastolik) meydana getirir. İdeal tansiyon değerleri kişiden kişiye değişmekle birlikte ortalama değer olarak büyük tansiyonun 120-130, küçük tansiyonun ise 70-90 mmHg arasında olması normal kabul edilir. Tansiyon değerlerinin 140/90 mmHg nin üzerinde olması hipertansiyon(yüksek tansiyon) olarak, 100/70mmHgnin altındaki değerler ise hipotansiyon(düşük tansiyon) olarak değerlendirilir. Yüksek tansiyona sarımsak, ceviz, limon, zeytin yaprağı, biberiye, kimyon iyi gelir; tansiyonu düşürür. Düşük tansiyona ise tuz, bol su, kahve, üzüm, fesleğen, meyan kökü iyi gelir; tansiyonu yükseltir.
Yukarıdaki görseldeki tansiyon değerine sahip olan kişinin acilen aşağıdakilerden hangisini yemesi gerekir?
Yüzlerce çeşit maddeden yapılmış tellerli tek tek ……………………… rağmen elektrik verildiğinde yüksek ısıdan dolayı kopmayan bir teli henüz icat edememiş olan Edison, bir gün ofisinde dalgın bir şekilde otururken üzerindeki ceketin düğmesinden bir ipliğin sarktığını gördü. Birden aklına iplikle ilgili bir fikir geldi. Laboratuara giderek arkadaşlarından bir miktar iplik bulup kömürleştirmelerini istedi. ……………………. iplik, ampulün içindeki iki plakanın arasına yerleştirildikten sonra ………..………verildi. Birden lambanın içinde sarı bir ışık oluştu. Elektriği saatlerce vermelerine rağmen ışık hiç sönmedi. Böylelikle bugün kullandığımız ampulün ilk hali icat edilmiş oldu.
Yukarıdaki paragrafta boş bırakılmış yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Biyometrik fotoğraflarda aranan bazı özellikler:
Fotoğrafta leke ve bükülmeler olmamalıdır. Renkler nötr olmalı ve yüzün doğal renklerini yansıtmalıdır. Gözler açık olmalı ve net olarak görünmelidir. Saçlar gözleri kapatmamalı ve fotoğraf çekilirken doğrudan kameraya bakılmalıdır. Fotoğrafta “kırmızı-göz” bulunmamalıdır. Işık yüze eşit ölçüde yansıtılmalı, yansıma veya gölgeler bulunmamalıdır. Yüz, fotoğraf üzerinde ortalanmış olarak saç modeliyle birlikte tamamen görünür olmalıdır. Gözler net bir şekilde görünmeli, gözlük camı üzerinde yansımalar olmamalı, renkli cam veya güneş gözlüğü kullanılmamalıdır. Gözlük camının kenarı veya çerçevesi gözleri kapatmamalı ya da gözleri kapatacak ölçüde kalın olmamalıdır. Kişinin zorunlu olarak kullandığı gözlük ve benzeri aksesuarlar dışında fotoğrafta şapka, başlık, vb. nesneler olmamalıdır. Başörtülü fotoğraflarda yüz, çene ucundan alına kadar görünür olmalı, yüzün üzerinde gölgeler oluşmamalıdır.
Yukarıdaki bilgilere göre aşağıdaki fotoğraflardan hangisi biyometrik şekilde çekilmiştir?
İlk olarak 1840 yılında İngiltere’de ortaya çıkmış olan pul, aslında mektup ücretinin mektubu gönderen kişi tarafından ödenmiş olduğunu göstermek için kullanılmaya başlanmış olsa da zaman içinde bu işlevine ek olarak ülkelerin kültürel ve medeniyet gelişimlerine tanıklık etmek gibi bir görevi de üstlenmiştir. Bu durum pul koleksiyonculuğu gibi bir hobiyi de ortaya çıkarmıştır. Ülkelerin kültürlerinde öne çıkan değerler, kişiler, kültürel yapılar, bilim, sanat ve spor dallarına ilişkin ögeler değişik tema başlıkları altında pullardaki yerlerini almıştır. Bu sayede basıldıkları ülkelerin isimlerinin ve basım yıllarının da yer aldığı pullara bakarak ülkelerin o dönemki medeniyet ve kültür seviyeleri hakkında fikir edinmek mümkün hale gelmiştir.
Buna göre yukarıdaki paragrafın son cümlesinde belirtilen durum aşağıdaki pullardan hangisi için mümkün olamaz?
Yukarıdaki paragrafta aşağıdaki seçeneklerde belirtilen "duyu"lardan hangilerine yer verilmiştir?
“Kırmak” sözcüğü aşağıdaki hangi cümlede gerçek anlamıyla kullanılmıştır?
Bir sözcüğün olumsuzu o sözcüğün zıt anlamlısı değildir.
Buna göre aşağıdaki seçeneklerin hangisinde "zıt anlamlı" sözcüklerin birlikte kullanıldığı söylenemez?
I. Anahtarın gıcırtıyla döndüğünü duydum.
II. Gümüş şamdanların, pembe karanfillerin renk renk olduğu, ışık ışık parladığı sofralarda yemek yedik.
III. Deri gibi sert, yayvan tandır ekmeğine alışmıştı.
IV. Elma ağacının yaprakları arasından akan ay ışığı kuyunun dibine dökülüyordu.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamlı bir sözcük kullanılmıştır?
“Usta sanatçının oluşturduğu sönük eserler, sanatçının adını olumsuz etkilemez.”
Yukarıdaki cümlede hangi kelime “mecaz anlamda” kullanılmıştır?
“Tutmak” kelimesi aşağıdakilerin hangisinde bu görseldeki anlamıyla kullanılmıştır?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "özelden genele" doğru bir sıralama vardır?
Tek başlarına anlamsız olan bazı sözcükler ikileme oluşturmak yoluyla çeşitli anlamlar kazanabilirler.
Buna göre aşağıdaki cümlelerde geçen ikilemelerden hangisinde ikilemeyi oluşturan sözcüklerin her ikisi de anlamsızdır?
1. Resim, her sanat dalı gibi duygu ile yapılır.
2. Duygular resim sanatında renk seçimleriyle yansır.
3. Sanat dalları, özellikle resim, duygudan bağımsız düşünülemez.
4. Resminde kullandığı renklerin canlılığı farklı duygular çağrıştırıyor.
Yukarıda verilen cümlelerden hangileri savunulan düşünce açısından birbirine en yakındır?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde somut anlamlı bir sözcük soyut anlamda kullanılmamıştır?
Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde “çekmek” kelimesi gerçek anlamda kullanılmıştır?