(I) İçeriğine değinmeden önce bu hikayelerin hikayesinden de kısaca bahsetmemiz gerekiyor. (II) Kitap üç bölümden oluşmaktadır. (III) Birinci bölümde başarılı altı hikâye yer alır. (IV) İkinci bölümde ise Bitmemiş Hikâyeler başlığı ile yine altı hikâye daha vardır. (V) Son bölümde ise Raif Efendi‟nin Katili ve Bir Yaz Levhası gibi hikâyelerin Yahya Kemal‟in el yazısıyla yer aldığını görürüz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde “öznel” anlatım ağır basmaktadır?
— o dönemi, en mutlu dönem diye niteleyişim onu mükemmel, ideal, özenilecek bir dönem görmemden değil, sadece ve sadece geçirdiğimiz bütün o abuk sabuk dönemler içinde en tutarlı görmemden dolayıdır.
Bu cümlenin başına aşağıdakilerden hangisi getirilirse, daha önceki cümlelerde bazı olumsuzlukların vurgulandığı anlaşılmış olur?
(I) Şair olmayı en güç, en erişilmez bir şey olarak düşündüğümü, şairliği yıllarca özlemle hayal ettiğimi hatırlıyorum. (II) Nitekim ilk kalem denemelerim de şiir değil, nesir olmuştur. (III) Annem, Birinci Dünya Savaşı‟nın mütarekesi sıralarında ölmüştü. (IV) Beni Galatasaray Lisesi‟ne (O zamanlar henüz Mektebi Sultani) yatılı olarak vermişlerdi. (V) İlk yazım, okulun ilk sınavlarında, annemin ölümüne dair bir yazı oldu.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde yazar, kendi duygularını katmıştır?
(I) Onun şiir ve hikâyelerinde benzerlikler bulmak mümkündür. (II) Biraz da bu hikâyelerin eleştirel bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. (III) İlk dikkatimizi çeken zaafların başında yazarın hikâyelerinde pek karakter oluşturamamış olması gelmektedir. (IV) Tipler üzerine kurulan bu hikayelerde büyük ölçüde aynı konum ve özelliklere sahip kahramanlar çokça yer almaktadır. (V) Onlar, okuyucuyu pek şaşırtacak davranışlarda bulunmazlar. (VI) Yaşadıkları karşısında nasıl bir tutum içerisine gireceklerini önceden tahmin etmek mümkündür.
Bu parçada eserlere yönelik eleştiri numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlamaktadır?
(I) Şiirlerin yanı sıra iki de hikâye kitabı olan Ziya Osman, edebiyatımızda Cahit Sıtkı gibi şairlik yönüyle kimlik kazanmıştır. (II) Yalnız, hikâye konusunda Cahit Sıtkı‟dan daha şanslı ve daha başarılıdır. (III) Çünkü şairin ilk hikâye kitabı henüz sağlığında Mesut insanlar Fotoğraf hanesi adıyla yayımlanır. (IV) Bu kitabında dokuz hikâye bir araya getirilmiştir. (V) Diğer hikaye kitabı ise şairin ölümünden iki yıl sonra yayımlanmıştır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “öznellik” sezilmektedir?
(I) Feyzi Halıcı‟nın şiir dünyası nadir bulunan bir tazeliğe sahiptir. (II) Beyaz mermerler üzerine düşen bir akşam gizemidir. (III) Yeşil mermer üzerine düşen bir damla sudur. (IV) Aynalarda parlayan gölge; seçkin bir çeşmedir. (V) Aruz vezniyle söylenmiş dörtlüklerden oluşmuştur bu şiirler.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi “nesnel” bir cümledir?
(I) Seçmenlerimizi kazanmak için konuşacaksınız. (II) Parti içinde yükselmek için konuşacaksınız. (III) Kamuoyunu kendinize çevirmek, halk kitlelerini kazanmak için konuşacaksınız. (IV) Gazetecilere şirin görünmek için konuşacaksınız. (V) O partinin bir milletvekili olduğunuz için konuşacaksınız.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir “amaç” anlamı yoktur?
(I) Seller akmaktadır yürüdüğünüz yoldan. (II) Toprakların sürüklenmesiyle ağaçların kökleri ortaya çıkmıştır. (III) O an yıldırım düşer yürü- düğünüz zaman parçacığına. (IV) Sizi ikiye böler yıldırım, kendinizden ayrı düşersiniz. (V) Gövdenin iki yarısı kalakalmıştır köklerin arasında.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, eylemin sürmekte olduğu anlamı vardır?
(I) Siyasi Hikâyeler, Osmanlının son dönemini anlatan hikâyelerdir. (II) Bunlarda II. Mahmut dönemi anlatılır. (III) Hikâyelerin merkezini saray çevresi oluşturmaktadır. (IV) Sohbet üslubuyla anlatılan bu hikâyelerde, saray çevresinde dönen dolaplar başarıyla ve büyük bir ustalıkla anlatılmıştır. (V) Kimi kahramanlar da “devlet adamı” kimliğiyle verilmiştir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi “öznel” bir yargıdır?
(I) Şu da bir gerçek ki, şiirin doruğuna yükselen Beyatlı, hikâyelerinde aynı yüceliğe ulaşamamıştır. (II) Tarih bilen ve düzgünce anlatma gü- cü olan her yazar yapabilirdi onunu yaptığını. (III) Değişen şey, onun Yahya Kemal‟ce yazılışıdır, yani deyiş özelliğidir. (IV) Teknik yönden, Yahya Kemal‟in hikâyeleri, Ömer Seyfettin çağının gerisindedir. (V) Hele bugünkü hikayeci kuşağının Yahya Kemal‟den öğreneceği hiçbir şey yoktur.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde Yahya Kemal’in yaptığının “özelliğinin ve özgünlüğünün” olmadığı vurgulanmıştır?